Röportaj

BAMBAŞKA BİR SİNEM KOBAL

sinem kobal hakkında bilmediğin her şey

Henüz 27 yaşındasın fakat yine de sormak istiyorum. Gelecekle ilgili hedeflerin, planların neler? Kariyerinle ya da evlilikle ilgili…

Dediğim gibi hayatın akışında gitmesi gerektiğine inanıyorum. Güzel bir söz vardır ya; ‘Hayat, sen plan yaparken gerçekleşenlerdir.’ Daha çok o günün ve anın hakkını vermeye çalışarak yaşıyorum ama tabii ki, sonrasını düşünmeden de hareket eden biri değilim. İleriyi de düşündüğüm belli durumlar var ama çok da sabit fikirli değilim. Çünkü hayat sürekli değişiyor. Biz sürekli değişiyoruz, yenileniyoruz. Sürekli isteklerimiz ve yapmak istediklerimiz değişiyor. Hayatı akışında bırakıp bana getireceği şeyleri görerek, deneyimleyerek yaşamayı tercih ediyorum ve sonunda da mutlaka senin için ne olması gerekiyorsa, hayat sana onu sunuyor zaten.

Biraz da aşktan bahsedelim… Aşk, hayatının neresinde duruyor şu an? Yoksa önceliğim işim mi diyorsun?

Ben hayatta her şeye aşkla ve tutkuyla bağlıyım. Arkadaşlarıma, işime, aile, sevdiğime… Hep duygularıyla hareket eden biriyim. Benim için gerçekten duygular çok önemli çünkü bizi tüm diğer şeylerden ayıran onlar. Ben okuduğum kitaba da aşkla bağlıyım, çalıştığım işe de, arkadaşlarıma da, sevdiğim insana da, hayatıma sokacağım insana da.

Hangi nokta senin aşka kapılarını kapatmana neden olur ya da kapatır mısın?

Bu gerçekten insanın hayata bakış açısıyla ilgili. Gerçekten dediğim gibi her şeye aşkla bakan bir insanım. İlk önce Allah aşkı var içimde ve hayatın içerisinde onun bir sürü yansıması oluyor. O kapı benim hayatımda hiçbir zaman kapanmaz. Diğer cevaplarımda olduğu gibi son derece samimiyim. Bu hayatta hiçbir şeyi birbirinden ayırmıyorum. Daha başka; daha içsel bir boyuttan bakıyorum hayata.

Şu an hayatının nasıl bir dönemindesin?

Çok yoğun bir dönemdeyim ve sürekli koşuşturma içerisindeyim. Kendime zaman ayırabildiğim bir dönemde değilim. Bunun içerisinde de aldığım sorumluluğun hakkını vermeye çalışıyorum. Umarım verebiliyorumdur.

Hiç özel hayatınla ilgili herhangi bir açıklama yapmıyorsun ya da soruları cevaplamıyorsun. Bunun sebebi nedir? Bu bir tepki mi?

Benim için bu, tamamen bir seçim. Özel hayatımı anlatmayı ve paylaşmayı sevmiyorum. Bu demek değil ki, özel hayatımla ilgili sustuğum birçok konu doğru. Açıkçası özel hayatımla ilgili konuşmayı sevmiyorum ya da açıklama yapmak istemiyorum. Bu bir tepki değil, tamamen bir tercih meselesi, bir bakış açısı ve hayat görüşü. Paylaşmayı da sevmiyorum. Dediğim gibi bazı noktalarda müdahale edemiyorum ve onun için de yapabileceğim bir şey yok. Çok da ilgilenmiyorum ve takılı kalmak istemiyorum.