2012 yılının ekim ayında hayatımıza girdi. Bugüne dek 100 milyona yakın eşleştirme gerçekleştirdi. Hatta söylenen o ki dünya genelinde 12 milyon çifti evlendirdi! Bu şekilde anlattığımızda klasik bir sanal flört sitesinden bahsettiğimizi düşünebilirsiniz fakat işin aslı hiç de öyle değil! Sean Rad ve Justin Mateer; sevgililerinden ayrılıp Tinder’ı kurduklarında henüz 25 yaşındaydılar. Öyle sanıyoruz ki; gün gelip üye sayılarının yedi milyarı aşacağını ve günde bir buçuk milyon eşleşme gerçekleştireceklerini tahmin dahi edemezlerdi.
Nasıl İşliyor?
Hayalinizdeki erkeği ya da kadını bulmaya çalıştığınız bir profil bankası hayal edin… Ancak bu kez parametreler biraz daha farklı! İsim, fotoğraf, yaş ve ortak ilgi alanlarına ek olarak bu kişilerin size kaç kilometre mesafede olduğunu da görebiliyorsunuz! Asıl bilmece ise bir kişiyi beğendiğiniz anda başlıyor. Eğer o da sizi beğenirse mesajlaşmaya başlıyorsunuz. Tinder’ın birbiri ardına sunduğu profilleri beğenmediniz mi? Direkt pas geçiyorsunuz ve bir daha karşınıza çıkmıyorlar. Ancak alternatifleriniz hiç tükenmiyor. Elediklerinizin yerine yenileri ekleniyor!
Sadece cep telefonu üzerinden kullanılabiliyor oluşu da Tinder’ı klasik flört sitelerinden farklı kılıyor. Tinder’da gizlilik çok önemli… Bu da kullanıcıların kendini rahat hissetmesi için biçilmiş kaftan! Sadece uzaklık, yani mesafe paylaşımı aktif olarak görülebiliyor. Ancak dikkat, müthiş bir bağımlılık yaratıyor! Bazı mecralarda ‘tek gecelik ilişki uygulaması’ olarak bahsedildiğine tanıklık ederseniz hiç şaşırmayın, ancak bu tamamen sizin tercihinize kalmış!