22 Ocak akşamı Babylon’da sahne alan Cold Cave ile konser öncesi konuştuk.
İstanbul için hazır mısınız?
İstanbul uzun zamandır görmek istediğim bir şehirdi. Müzik sayesinde de bu şansı elde ettim. Anadolu ve daha birçok farklı kültürü de sayarsak Türkiye, müzik açısından oldukça zengin bir geçmişe sahip.
Telefon görüşmelerindense yazı üzerinden röportaj yapmayı tercih etmenizin özel bir sebebi var mı?
Cümlelerimin yanlış ifade edilmesini istemiyorum. Daha öncesinden birkaç kez başıma gelmişti… Bütün hayatım boyunca yazı yazmayı konuşmaya tercih ettim, kendimi daha rahat ifade edebiliyorum. Neler düşündüğümü gayet iyi bilsem de ifade etmeye çalışırken ‘hımmm’, ‘eeee’ gibi sesler çıkarabiliyorum.
Yeni albümde bizi neler bekliyor?
I’m starting to refine the idea now. It is tentatively called Sunflower. I’ve been taking my time with it and after releasing 4 singles in 2013, I want the album to stand alone as it’s own piece, a fluid idea. I hope to have it done before I start the Nine Inch Nails tour in May, but I also enjoy recording on the road. I think it won’t be released til fall 2014.
Bu fikri kafamda oluşturmaya başladım. Muhtemelen adı ‘Sunflower’ olacak. 2013 senesinde 4 single yayınladıktan sonra, albüm üzerine yoğunlaştım. Albümün kendi başına ayakta durmasını ve akıcı olmasını istiyorum. Umarım Nine Inch Nails’ın Mayıs ayında başlayacak turnesinden önce bitirebilirim, fakat yolda da kayıt yapmayı seviyorum. Albümün 2014 sonbahara kadar piyasada olacağını sanmıyorum.
Cold Cave, sizin kişisel projeniz. Tek başına devam ettirmek zor oluyor mu?
Evet, ama gurur duyduğunuz bir şeyi tek başınıza başarmanın yaşattığı tatmin çok farklı. Bir fikri baştan sona yaratmak ve tutkunuzun büyüdüğünü görmek inanılmaz bir duygu. Bu hissi yaşamaktan ve sizin için önemli insanlarla paylaşmaktan daha güzel bir şey olamaz.