Sezon Modası

2000’lerin başrolü: “The girl nextdoor” stili

“The girl next door” ifadesi, yalnızca bir karakter arketipi değil. Aynı zamanda ekranda ve günlük yaşamda kendini farklı şekillerde gösteren, tanıdık ama güçlü bir duruşa sahip bir tavrı anlatıyor. Genellikle fazla görünmeye çalışmayan ama her zaman it-girl havası taşıyan bir karakter. Doğallığıyla dikkat çekiyor ancak sade kalmayı tercih ederken ilgiyi de üzerinde toplamayı başarıyor. Ve bu tavır, zaman içinde bir stil anlayışına dönüşüyor. Fazla çaba göstermeden iyi görünmenin mümkün olduğunu gösteren bir stil.

2000’lerin gençlik filmlerinde sıkça karşımıza çıkan “the girl nextdoor” yani “yan evde oturan kız” figürü, dönemin estetik anlayışını da etkiliyor. A Cinderella Story’de Hilary Duff’ın giydiği tişörtler ve bootcut jean’ler, What a Girl Wants’ta Amanda Bynes’ın rahat ama özgüvenli kombinleri, ya da Gilmore Girls’de Rory Gilmore’un stil anlayışı… Tümü, “girl next door” estetiğinin nasıl şekil aldığını açıkça gösteriyor.

@honeymoon

Kıyafetlerde sade ama dikkatli seçimler

The girl next door stilinde anahtar kelime “fazlalıksız” olabilir. Açık renkli jean’ler, düz kesim pantolonlar, pamuklu tişörtler, ince askılı bluzlar, rahat ve zamansız parçalar öne çıkıyor. The O.C. dizisindeki Marissa Cooper’ın görünümleri, bu stilin yükseltilmiş bir örneğini sunuyor. Belki salaş bir kazak, altında mini etek ya da sade bir pantolon… Kısaca, denge üzerine kurulu bir stil anlayışı.

Renk paleti genellikle doğal: bej, beyaz, açık mavi, pudra, zeytin yeşili. Kumaşlar yumuşak ve rahat. Denim, pamuk ve triko en sık kullanılan dokular arasında. Stil “konfor” ile “özen” arasında bir çizgide duruyor. Abartılı detaylardan kaçınılıyor, ama asla özensiz görünmüyor.

Saçlar genellikle kendi haline bırakılıyor ama bu bilinçli bir seçim. Hafif dalgalı, açık ya da basitçe toplanmış saçlar tercih ediliyor. Makyajda ise “yokmuş gibi duran, ama iyi planlanmış” bir görüntü var. İnce bir ten ürünü, ışıltılı olmayan bir allık, nötr tonlarda parlak dudaklar ve biraz maskara yeterli.

@keziacook

Neden zamansız?

“The girl next door” estetiği, modanın dalgalanmalarına karşı sabit kalan bir noktayı temsil ediyor. Göz alıcı değil, ama güvenilir. Tanıdık, ama sıradan değil. Bu yüzden ekranlarda da, sokak modasında da kaybolmuyor. Zamanın ruhu ne olursa olsun, sadelikten yana olan herkes bir şekilde bu stile geri dönüyor.

Ve belki de bu yüzden yıllardır ekranlarda farklı yüzlerle ama aynı hisle karşımıza çıkmaya devam ediyor.

Kapak: @moya

İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> “Coastal Cowgirl” stili: Kovboy çizmeleriyle yaz enerjisi

Marie Claire Bülten

Stil ve düşüncenin buluştuğu bu evrende; sezonun öne çıkan görünümleri, radarımıza giren kitaplar, editörden notlar ve kültürel dünyamıza heyecan katan detaylar e-posta kutunda seni bekliyor. Marie Claire evrenine katıl, kendine iyi gelenleri kaçırma.