Rococo Modern
Bazen sade ve net… Bazen de abartılı kıvrımlar ve sarmal motiflerle oldukça coşkulu…
Max Mara, 2026 İlkbahar/Yaz defilesi “Rococo Modern” ile kontrastların dünyasını moda sahnesine taşıyor.Usta drapaj teknikleriyle Rokoko döneminin heykelsi zarafetini modern bir çizgiye taşıyan trençkot, adeta altın varaklı bir akantus goncasını ya da görkemli bir kuşun tüylerini andırıyor. Dar kesimli bir kalem eteğin vücudu saran kıvrımlarını, görkemli bir su canlısının tacını andıran volümlü ve hafif bir tül detayı çevreliyor. Organze etek, egzotik bir çiçeğin yaprakları veya bir deniz anemonunun kolları gibi kat kat … Rococo’nun Kraliçesi’nden ilham alan koleksiyona, belli belirsiz pastel tonlar hakim.
Koleksiyonda adeta başka bir evrenin sesi yankılanıyor; biz ise onun zarif fısıltısını hissediyoruz. Siyah elastik kemerler ve harness esintili askılar, çantalar ve ayakkabılar, Madame de Pompadour’un zekâsı kadar keskin ve sofistike bir mantığı gözler önüne seriyor. Kusursuz dikilmiş ceketler ve düşük belli pantolonlar, geçmişin ihtişamını günümüzün modern çizgileriyle ustaca buluşturuyor; koleksiyon böylece zamansız bir denge yakalıyor.
“Zarafeti, tatlı duyguları ve hayalleri; ahlaktan ve gerçekten daha üstün tutmak; erdemi ve gelenekleri yok sayarak yalnızca şu anda deneyimlenen hazları kutsamak…” Yazar Novala Takemoto, Rokoko’yu bu sözleriyle tanımlarken; bu stilin temelinde “mutlak bireysellik” olduğunu savunuyor. Ona göre Rokoko, diğer felsefelere kıyasla punk rock ve anarşinin asi ruhunu daha yoğun bir şekilde taşmaktadır.
Madame de Pompadour, Max Mara’nın olağanüstü kadınlar panteonundaki yerini fazlasıyla hak ediyor. Soylu bir aristokrat olarak doğmamış; gücünü ve etkisini tamamen kendi yetenekleriyle kazanmıştı. Watteau ve Boucher gibi sanatçıları desteklemiş, sıradan ve banal objelerden hoşlanmadığından Sèvres porselen fabrikasını kurmuştu. Salonların müdavimi olarak Voltaire ve Montesquieu ile felsefi tartışmalara katılmış; Rousseau, Molière ve Racine’in oyunlarında rol almış ve oyunlarına ev sahipliği yapmıştı. Ayrıca, daha aydınlanmış, erdemli ve mutlu bir toplum hedefleyen Diderot’nun tartışmalı Encyclopédie projesinin destekçileri arasında yerini almıştı. İşte bu entelektüel ve sanatsal ortam, Rokoko’nun zarif ve doğadan ilham alan çizgilerini besleyen temel ilham kaynağıydı.
Fransızca taş işleme ve sedef anlamına gelen “rocaille” kelimesinden türeyen Rokoko stili, 18. yüzyılın cabinet des curiosités akımıyla birleşerek doğadaki yaşamın çeşitliliğini konu alan desenleri kat kat uçuşan organze kumaşlar üzerine taşıyor. Max Mara, 2026 İlkbahar/Yaz sezonunda zarafetten güç ve doğadan ilham alarak modern Rokoko ruhunu yansıtıyor.
