Yılbaşı artık tek bir geceye, tek bir stile ya da tek bir kutlama biçimine sığmıyor. DeFacto, “Bu Yılın Tadını Çıkar” söylemiyle yeni yılı, bireysel ruh hâllerine göre şekillenen çok duyulu bir deneyim olarak yeniden yorumluyor.
Uzun sofralar, gösterişli davetler, kalabalık planlar… Yılbaşı yıllarca benzer ritüellerle tanımlandı. Ancak günümüz tüketicisi için yeni yıl, artık başkalarının beklentilerinden çok kendi ruh hâline kulak verilen bir ana dönüşüyor. DeFacto, bu değişimi merkeze alan yeni yıl iletişimiyle yılbaşını yeniden yazıyor.
Markanın bu yılki yaklaşımıyla, tek bir “doğru” yılbaşı tanımı sunmak yerine, herkesin kendi ritmini özgürce yaşayabileceği bir dünya kuruyor. Bu dünyanın merkezinde ise “Bu Yılın Tadını Çıkar” söylemi yer alıyor.
Yılbaşı, Kişisel Bir Ritüele Dönüşürken
DeFacto’nun yılbaşı anlatısı, tek tip bir stil ya da duygu etrafında şekillenmiyor. Aksine, gerçek hayattan ilham alan beş farklı persona üzerinden ilerliyor: Cozy, Party Spirit, Dinner Chic, Chill Crew ve Wanderer.
Evde sakin bir akşamı tercih edenler, şık bir sofrada dostlarıyla buluşmak isteyenler, kalabalığın enerjisinden beslenenler ya da yeni yılı sokaklarda karşılayanlar… Bu personalar, modern tüketicinin çok katmanlı yaşam tarzını yansıtıyor.
Gerçek Hayattan İlham Alan Bir Yılbaşı Dili

DeFacto Global Pazarlama İletişim Direktörü Gülin Görünmez, bu yaklaşımın arkasındaki bakış açısını şu sözlerle özetliyor:
“Yılbaşı artık yalnızca iyi görünme meselesi değil. İnsanlar gerçekten iyi hissetmek, kendilerine ait anlar yaratmak istiyor. Kimi sakinliği, kimi kalabalığı seviyor. Biz de bu farklı ruh hâllerini sahiplenen bir yılbaşı dili kurduk.”
“Biz bu personaları bir pazarlama segmenti olarak değil, gerçek hayattaki duygusal karşılıklar olarak görüyoruz. Yılbaşını herkes aynı şekilde yaşamak zorunda değil. DeFacto’nun stil dünyası da bu özgürlüğe alan açıyor.”
Moda ve Lezzetin Kesiştiği Duyusal Bir Yolculuk
Bu yıl DeFacto’nun yılbaşı dünyasını farklılaştıran en dikkat çekici adımlardan biri, gastronomiyle kurulan yaratıcı iş birliği oluyor. Marka, yazar ve yeme içme uzmanı Levon Bağış ile birlikte her yılbaşı personasına özel birer lezzet tasarlıyor.
Ortaya çıkan bu eşleşme, modayı yalnızca görsel bir ifade alanı olmaktan çıkararak tat ve duyularla tamamlanan bir deneyime dönüştürüyor.
“Stilin Tadı Olur mu?”
Görünmez, bu fikrin çıkış noktasını şöyle anlatıyor:
“Moda zaten hislerle ilgilidir. Dokular, renkler, formlar bize bir ruh hâli verir. Biz bu yıl ‘Stilin tadı olur mu?’ sorusunu sorduk. Her stile eşlik eden bir tat yaratarak, modayı daha duyusal ve yaşanan bir deneyime dönüştürdük.”
Cozy personası için sıcak ve paylaşımcı sofralar; Dinner Chic için rafine ve dengeli lezzetler; Party Spirit için enerjik tabaklar; Wanderer için sokak lezzetlerinden ilham alan özgür yorumlar; Chill Crew için ise sade ama iyi hissettiren, zahmetsiz keyif anlarına eşlik eden rahat tatlar… Her biri, yılbaşına farklı bir duygu katıyor.
Kişiselleştirilmiş İletişim ve Deneyim Tasarımı
DeFacto olarak bu yıl yılbaşı iletişimleri, tek tip kampanyalar yerine müşterilerin yılbaşını nerede ve nasıl geçirmek istediklerini anlamaya odaklanan bir yaklaşımla kurgulandı.
Yılbaşı öncesinde gerçekleştirilen anketten elde edilen içgörüler doğrultusunda müşteriler beş farklı persona altında toplandı. Anket sonuçları, yılbaşının herkes için aynı şekilde yaşanmadığını net biçimde ortaya koydu.
Bu doğrultuda müşterilerin;
%43’ünün evde konforu tercih eden Cozy,
%26’sının şık davetlere hazırlanan Dinner Chic,
%12’sinin arkadaşlarla rahat buluşmaları seven Chill Crew,
%10’unun enerjik kutlamaları tercih eden Party Spirit ve
%9’unun yılbaşını seyahat ederek geçiren Wanderer kitlesinde yer aldığı belirlendi.
Belirlenen segmentasyon doğrultusunda her bir persona için; tarzına, ruh hâline ve yılbaşı planına uygun kişiselleştirilmiş iletişimler tasarlandı. Bu sayede DeFacto olarak yılbaşı döneminde müşterilerin her birine özel kurgulanmış, kişisel ve anlamlı bir marka deneyimi yaşatılması hedeflendi.
“Bu Yılın Tadını Çıkar” 360° Bir Deneyime Dönüşüyor
Ek olarak “Bu Yılın Tadını Çıkar” projesi, mağazalardan influencer marketinge ve dijital kanallara kadar tüm temas noktalarına taşınıyor.
Görünmez, projeyi şu sözlerle özetliyor:
“Biz tüketiciye ‘nasıl olması gerektiğini’ söylemiyoruz. ‘Nasıl hissediyorsan, öyle yaşa’ diyoruz. Kendi tarzını sahiplenmek, kendine iyi gelmenin en samimi yolu.
‘I Love Me’, kişinin kendi mutluluğunu merkeze alan güçlü bir içgörüden yola çıktı. Moda ile iyi hissetme arasındaki ilişkiye odaklanan kampanya, mutluluğu dinginlik ve yenilenme duygusu yaratan deneyimler üzerinden yeniden tanımlıyor. Hayata geçirdiğimiz bu proje, DeFacto’nun son üç yıldır istikrarlı biçimde sahiplendiği ‘I Love Me’ felsefesini de pekiştiriyor.”
Yılbaşının Duygusal Haritası: Beş Tarz, Beş His
DeFacto Kreatif Direktörü Tuğba Ansen ise kampanyanın temel içgörüsünü şöyle anlatıyor:

“Yılbaşı, iyi görünmenin ötesinde gerçekten iyi hissettiğimiz ve kendimize ait anlar yarattığımız bir zaman. Kimi sakinliği, kimi kalabalığı tercih ediyor; kutlama biçimleri de bu ruh hâllerine göre şekilleniyor. Biz DeFacto olarak, bu farklı duyguları sahiplenen kapsayıcı bir yılbaşı dili kurduk. Cozy, Party Spirit, Dinner Chic, Chill Crew ve Wanderer’dan oluşan personalar; yeni yılı karşılama biçimlerimizin stil ve duygu karşılıklarını temsil ediyor.”
Beş Farklı Tarz, Beş Farklı His
DeFacto’nun yılbaşı hikâyesi, tek bir stile değil; beş farklı yaşam biçimine odaklanıyor. Bu çok katmanlı yaklaşım, gastronomiyle kurulan yaratıcı bir iş birliğiyle derinleşiyor.
Levon Bağış, DeFacto’nun her bir stiline özel olarak tasarladığı lezzetlerle, modanın yarattığı hissi tabağa taşıyor.
Bağış, iş birliğini şu sözlerle anlatıyor:
“Bu iş birliğinde yola çıkarken şunu düşündük: Bir stil yalnızca görünmez, hissedilir. Ben de her tabakta o hissin karşılığını aradım. Bazen sıcaklık, bazen ışıltı, bazen sade bir zarafet…”
Yemeklerde Püf Noktası: Levon Bağış Dokunuşuyla Duyusal Bir Anlatı

DeFacto’nun yılbaşı iletişiminde gastronomi, yalnızca eşlik eden bir estetik unsur değil; duyusal pazarlamanın bilinçli olarak kurgulanmış bir anlatı alanı olarak ele alınıyor.
Kuskus gibi herkesin aşina olduğu bir tarif, Levon Bağış’ın mutfaktaki püf noktalarıyla yeniden yorumlanıyor. Kullanılan baharat dengesi, pişirme süresi, dokusal kontrastlar ve sunumdaki küçük dokunuşlar; tanıdık bir yemeği bambaşka bir deneyime dönüştürüyor.
Bu yaklaşım, DeFacto’nun stil anlatısıyla birebir örtüşüyor. Nasıl ki bir stil küçük dokunuşlarla karakter kazanıyorsa; yemekler de püf noktalarıyla kimlik kazanıyor.
Cozy: Sıcaklığın Tadını Çıkar
Cozy’nin yılbaşını evin en güvenli köşesinde, loş ışıklar ve yumuşak dokularla karşılayanları temsil ettiğini belirten DeFacto Kreatif Direktörü Tuğba Ansen,:“Cozy, yılbaşını kalabalıktan çok sakinlikte bulanları anlatıyor. Evde olmanın verdiği güven, yavaşlamanın huzuru ve sevdiklerle paylaşılan küçük anlar bu personanın merkezinde. Yumuşak dokular, oversize trikolar ve rahat siluetler; sadece bir stil tercihi değil, iyi hissetmenin bir yolu. Cozy’de yılbaşı, sade ama sıcak ritüellerle kurulan samimi bir bağ.”
Levon Bağış ise, bu personaya ait tabağı şöyle anlatıyor:
“Cozy için yemek bir gösteri değil, bir yakınlaşma anı. Eski kaşardan Tlos ve Patmol Amber’e uzanan peynir seçkisini, karpuz kapari ve soğan reçelinin tatlı-tuzlu dengesiyle bir araya getirdik. Zeytin ezmeli yufka ve simit kıtırları ise elden ele dolaşan o samimi ev sohbetlerini tamamlıyor.”
Party Spirit: Işıltının Tadını Çıkar
Enerjisi yüksek gecelerin ruhunu temsil eden Party Spirit, iddialı ve zahmetli tatlarla eşleşiyor. Party Spirit hakkında bilgi veren DeFacto Kreatif Direktörü Tuğba Ansen: “Party Spirit, yeni yılın sahne ışıklarını üzerinde taşımayı sevenlerin ruh hâlini temsil ediyor. Enerjik, dışa dönük ve sosyal; kalabalıkta parlayan bu persona için yılbaşı, sadece bir gece değil, kendini ifade etme anı. Payetli dokular, cesur siluetler ve ışıltılı aksesuarlar; gece enerjisiyle, dansla ve eğlenceyle bütünleşiyor. Party Spirit’te stil, görünmekten çekinmeyen bir özgüvenin doğal yansıması” dedi.
Levon Bağış’a göre Topik ve Rezene Salatası ise bu stilin gastronomik karşılığı.
Bu tabak, tıpkı Party Spirit gibi katmanlı ve sürprizli:
“Topik, dışındaki pürüzsüz nohut ve patates dokusuyla, içindeki çam fıstıklı, kuş üzümlü ve tarçınlı karamelize soğan harcını dengeler. Yanındaki rezene salatası ise portakal vinegret ve file bademle, gecenin yüksek enerjisine ferah bir eşlik sunar.”
Dinner Chic: Zarafetin Tadını Çıkar
Dinner Chic, yılbaşını özenle hazırlanmış bir sofrada, şık ama sakin bir atmosferde karşılayanları anlatıyor. Persona hakkında bilgi veren DeFacto Kreatif Direktörü Tuğba Ansen,
“Dinner Chic, yılbaşını gösterişten çok zarafette bulanların stilini yansıtıyor. Detaylara verilen özen, sakin ama şık bir ambiyans ve sevdiklerle paylaşılan sofralar bu ruh hâlinin temelini oluşturuyor. Smart casual siluetler, minimal elbiseler ve yumuşak renk paletiyle Dinner Chic; yılbaşını dengeli, rafine ve zamansız bir şıklıkla karşılamayı temsil ediyor.” Diyor.
Bu stile eşlik eden lezzet ise Abudaraholu (botargalı) makarna ve et tartar, rafine bir sofranın imza tabakları.
Levon Bağış, bu eşleşmeyi “sessiz bir lüks” olarak tanımlıyor:
“Botargalı makarna, denizden gelen zarafeti sade bir teknikle buluşturuyor. Fermente üzüm suyu ve balık stokuyla demlenen spagetti, limon zest ve galeta unuyla tamamlanıyor. Et tartar ise ev yapımı mayonez, isot yağı ve geleneksel Rus salatasıyla geçmişin sofra estetiğine referans veriyor.”
Chill Crew: Rahatlığın Tadını Çıkar
Chill Crew için yılbaşı; arkadaşlarla geçirilen rahat, plansız ve samimi anlardan olduğunu belirten Defacto Kreatif Direktörü Ansen, “Chill Crew, yılbaşını ‘fazla düşünmeden’ kutlamayı sevenlerin ruh hâlini temsil ediyor. Arkadaş evinde geçen game night’lar, paylaşılan pizzalar ve kahkahalar bu personanın merkezinde. Hoodie’ler, jogger’lar ve oversize tişörtlerle şekillenen sportif ve urban tarz; rahatlıkla eğlencenin doğal bir dengede buluşmasını yansıtıyor” diyor.
Kuskus ve Tarama Simit ise bu stilin konforlu ruhunu yansıtıyor.
“Kuskus burada bir konfor yemeği,” diyen Bağış, tarifin ruhunu şöyle aktarıyor:
“Kestane mantarı püresi, mısır sütü ve sarımsak yağıyla pişen kuskus, tereyağında bağlanan istiridye mantarları ve bergamot tulumu ile tamamlanıyor. Tarama ise bulut gibi hafif kıvamıyla, simit kıtırlarıyla birlikte oyuna eşlik eden samimi bir tat.”
Wanderer: Keşfin Tadını Çıkar
Wanderer, yeni yılı kapalı alanlarda değil; şehrin ritminde, karşılamayı sevenlerin ruh hâlini temsil ediyor diyen Tuğba Ansen “Wanderer sokakların sürprizlerine doğru yapılan yürüyüşler, yılbaşı pazarları ve gece ışıklarıyla kurulan bir bağa sahip kişilerin personası. Bu bağ özgürlük ve keşif duygusunu besliyor. Bu stil; puffer montlar, katmanlı stiller ve outdoor rahatlığı ile şehir enerjisiyle uyumlanan ferah, canlı ve özgür bir duruş sunuyor.”
Şehrin sokaklarında dolaşarak yeni yılı karşılayan Wanderer için yemek, bir hikâye anlatmalı. Bu stilin karşılığı olan Balık Ekmek ve Kızarmış Karnabahar, sokak lezzetlerini gurme bir bakışla yeniden yorumluyor.
Bağış, bu tabağı şöyle özetliyor:
“Balık ekmek, İstanbul’un en tanıdık lezzeti. Biz bunu ıspanak, roka, tulum peyniri ve cevizle hazırlanan bir pesto ve baharatlı soğan chutney ile yeniden ele aldık. Yanındaki kızarmış karnabahar ise nar ekşisi ve kimyonla şehrin enerjisini tabağa taşıyor.”
Belki bu yılbaşı evde, belki şık bir sofrada, belki kalabalık bir partide, belki sokakta…
Ama mutlaka kendin olarak…
DeFacto için yılbaşı; bazen en şık, bazen en rahat, bazen en enerjik, bazen en sakin olmak demek. Cozy’nin sıcaklığı, Dinner Chic’in zarafeti, Party Spirit’in ışıltısı, Chill Crew’ün rahatlığı ve Wanderer’ın özgür ruhu; aynı hikâyenin farklı duygusal duraklarını temsil ediyor. Kıyafetler ise bir rolün parçası değil; kişinin ruh hâlini yansıtan, onu sarmalayan ve iyi hissettiren eşlikçilere dönüşüyor.