Safilo Türkiye Ülke Direktörü Serda Gökgör, 2025 İlkbahar/Yaz sezonuna yön veren estetik kodları, stil anlatılarını ve dijitalleşmeden sürdürülebilirliğe uzanan dönüşüm vizyonunu anlatıyor.
Safilo Group, 2025 İlkbahar/Yaz sezonuna çok güçlü bir marka portföyüyle giriş yaptı. Moda dünyasında öne çıkan hangi estetik kodlar, bu sezon koleksiyonlarınıza yön verdi? Türk moda severlerin özellikle hangi tarzlara ilgi gösterdiğini gözlemliyorsunuz?
Moda, her zaman toplumsal dönüşümleri ve bireysel ifadeyi yansıtan dinamik bir alan. Safilo 2025 İlkbahar/Yaz sezonunda öne çıkan estetik anlayış; cesaret, bireysellik ve çok yönlülük üzerine kurulu. Her biri kendi karakterini ve tasarım DNA’sını taşıyan güçlü marka portföyümüzde yer alan gözlük tasarımlarında da retro esintiler, sportif detaylar, feminen zarafet ve güçlü silüetler öne çıkıyor.
Sezonun dikkat çeken üç temel trendinden özellikle bahsetmek gerekir: İlk olarak, ‘chroma’ vurgular, yani renk doygunluğu yüksek, güçlü tonlar. Canlı toprak renkleri, pudra pembesi ve tuğla kırmızısı gibi doğal tonlar; mavi, yeşim ve menekşe gibi dijital etki yaratan renklerle birleşerek son derece dikkat çekici kombinasyonlar yaratıyor. İkinci olarak metal nüanslar öne çıkıyor: ince metal çerçeveler, mücevher hissi veren detaylar ve belirgin logolar bu sezonun vazgeçilmezleri arasında. Üçüncü trend ise malzeme kombinasyonları: mermer dokular, çizgili Havana tonları gibi farklı yüzeylerin birleşimi, gözlükleri adeta birer tasarım objesine dönüştürüyor. Biz de Safilo olarak bu trendleri, stil, konfor ve modern etkileri harmanlayan koleksiyonlarla gözlük severlere sunuyoruz. Carrera’nın enerjik ve cesur duruşu, David Beckham’ın zahmetsiz İngiliz şıklığı, Marc Jacobs’un yenilikçi formları ve cesur renk paletleri, BOSS’un modern sadeliği ve sofistike yapısı… Hepsi sezona yön veren güçlü koleksiyonlar arasında yer alıyor. Etro’nun bohem-lüks tarzı ya da Tommy Hilfiger’ın denizcilik esintili sportif tasarımları da sezonun çok yönlü stil anlayışını destekliyor. Koleksiyonlarımız yalnızca estetik değil; sürdürülebilir materyaller, yüksek zanaatkârlık ve fonksiyonellikle de fark yaratıyor. Türk moda severler ise stil konusunda seçici ve trendleri yakından takip ediyor. Sezonda öne çıkan global estetik anlayışıyla uyumlu gözlük modellerine büyük ilgi gösteriyorlar. Gerek şehirli günlük kullanıma uygun zamansız modeller gerekse yaz sezonuna hitap eden daha iddialı ve özgün parçalar, Türk tüketicisinin stil beklentilerini karşılıyor. Stil sahibi olmakla birlikte konfor ve kaliteye de önem veren bir kullanıcı profiliyle karşı karşıyayız. Kısacası, gözlüğü bir aksesuar değil, stilin ayrılmaz bir parçası olarak gören bilinçli bir moda kitlesinden bahsediyoruz.
Gözlük artık yalnızca bir ihtiyaç değil, stilin tamamlayıcı unsuru olarak moda sahnesinde başrol oynuyor. Safilo çatısı altındaki markalar özellikle David Beckham, Etro ve Marc Jacobs gibi isimler bu sezon nasıl bir stil anlatısı sunuyor?
Markalarımız, cesur ve dikkat çekici tasarımların yanı sıra, günlük kullanıma uygun ve her tarza kolayca uyum sağlayabilen modeller sunarak geniş bir stil yelpazesi vadediyor. David Beckham Eyewear, zamansız şıklığı ve ikonik çizgileriyle öne çıkarken, bu sezon özellikle iki koleksiyonuyla dikkat çekiyor: Cesur duruşuyla ‘The Ultrabond’ serisi ve David Beckham’ın motosiklet tutkusundan ilham alan ‘Motorcycle’ serisi. Her iki seri de markanın rafine ama güçlü stil anlayışını yansıtıyor. Marc Jacobs, her zaman olduğu gibi bu sezon da moda sahnesinde öncü ve şaşırtıcı tasarımlarla yerini alıyor. Marka, yalnızca görsel etki yaratmayı değil, aynı zamanda kapsayıcı bir tasarım yaklaşımı sunmayı hedefliyor. Bu sezon öne çıkan ‘The Item’ serisi, çift katmanlı asetatlar ve degrade lenslerle bir araya gelen cesur renk paletiyle dikkat çekiyor.
Designer markalarımızdan Etro ise zengin malzeme kullanımı ve ikonik detayların özgün yorumlarıyla tanımlanıyor. 2025 İlkbahar/Yaz sezonunda öne çıkan ‘Etromania’ koleksiyonu, markanın sembolü hâline gelen ‘Paisley’ deseni ve ikonik ‘Pegaso’ motifiyle cesur ama zarif bir çizgi sunuyor.

Sürdürülebilirlik kavramı moda dünyasının dönüşümünde merkezde yer alıyor. Safilo’nun bu alandaki vizyonu, estetik ve çevresel sorumluluğu nasıl dengeliyor? Yeni koleksiyonlarda çevre dostu tasarımları nasıl bir yaklaşımla görüyoruz?
Safilo’da inovasyon anlayışımız, sürdürülebilirlik odağında şekilleniyor. Şirket olarak, daha yeşil bir gelecek için daima yenilikçi ve sorumlu çözümler arıyoruz. Bu doğrultuda, 2025 itibarıyla yeni koleksiyonlarımızın %25’inden fazlasını, sertifikalı sürdürülebilir malzemeler, yani geri dönüştürülmüş veya biyolojik bazlı hammaddeler, ile üretmeyi hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için ise değer zincirimizin her aşamasında, sürdürülebilir ekonomiyi destekleyen ürün ve üretim süreçlerini sürekli olarak yenilemeye odaklanıyoruz.
BOSS, Tommy Hilfiger, Polaroid ve Kate Spade gibi markalarımız bu yaklaşımı benimseyerek sürdürülebilir koleksiyonlar geliştiriyor. Örneğin BOSS’un 2025 İlkbahar/Yaz Koleksiyonu’nda %27 geri dönüştürülmüş ve %43 biyolojik bazlı içerik içeren Acetate Renew malzemesi ve %50 geri dönüştürülmüş içerikten üretilen lensler yer alıyor. Tommy Hilfiger’ın Sporty Leisure Serisi ise, yenilenebilir hint yağı tohumlarından elde edilen %40 biyolojik bazlı poliamid ile dikkat çekiyor. Ayrıca yeni nesil malzemeler arasında kısmen geri dönüştürülmüş plastikler ve biyolojik bazlı içeriklerden üretilmiş inovatif asetatlar da yer alıyor.
Moda dünyasında dijitalleşme sadece e-ticaretle sınırlı kalmıyor, deneyimi de dönüştürüyor. Safilo’nun geliştirdiği dijital platformlar bu dönüşümde nasıl bir rol oynuyor, Türkiye’deki optik perakende dünyası bu yenilikleri nasıl benimsiyor?
Safilo olarak, Türkiye’deki varlığımızı geniş bir kanal yapısıyla sürdürüyoruz. Boyner mağazaları, Boyner.com.tr ve birçok ildeki seçkin optik mağazada yer alan markalarımız, aynı zamanda iş ortaklarımız için özel olarak geliştirdiğimiz You&Safilo platformu aracılığıyla da erişilebilir durumda. Bu dijital platform sayesinde iş ortaklarımız, ürünlerimizi 360° görünümle detaylı olarak inceleyebiliyor, geniş ürün kataloğuna ulaşabiliyor ve en çok tercih edilen modellere kolayca erişebiliyor. Sipariş oluşturma süreci oldukça pratik; ayrıca öncelikli teslimat ve satış sonrası destek gibi hizmetlerle kullanıcı deneyimini en üst seviyeye taşıyoruz. Yedek parça temini ve ürün değişim talepleri de aynı platform üzerinden hızlıca yönetilebiliyor. Bunun yanı sıra, mağazalarımızın satış verimliliğini artırmak üzere geliştirdiğimiz MyKey isimli eğitim ve destek platformumuzu da kullanıma sunduk. MyKey sayesinde iş ortaklarımız markamızın DNA’sını ve koleksiyonlarımızı sektörde benzersiz kılan detayları keşfedebiliyorlar. Ayrıca Safilo’nun sektörde fark yaratan, güçlü markalardan oluşan portföyüne, yetkinliklerini ve araştırma ve inovasyonu iş yapış şekline nasıl entegre ettiğiyle ilgili detaylı bilgiye ulaşabiliyorlar.