Tıpta ve estetik teknolojilerde yaşanan hızlı ilerlemeler, güzellik anlayışında yeni ve daha doğal bir dönemin kapılarını aralıyor. Dr. Meral Alacadağ’a göre; uzayan yaşam süresi kendimizi daha iyi hissetme ve daha iyi görünme isteğiyle birleşince, artık hedef yalnızca genç görünmek değil, yaşını iyi gösterebilmektir.
Bu noktada ameliyatsız estetik uygulamaları, özellikle de biyolojik stimülasyon teknikleri, doğal sonuçları ve cildin kendi yenilenme kapasitesini yeniden harekete geçirmesiyle öne çıkıyor. Bu yöntem sayesinde yüzün özgün ifadeleri korunuyor, cilt ise daha sağlıklı ve daha sıkı bir yapıya kavuşuyor.
Medikal Estetik Hekimi Meral Alacadağ, en yeni biyolojik stimülasyon yöntemleri ile ilgili bize harika bilgiler veriyor.
Dr. Meral Alacadağ, medikal estetikte yeni yaklaşımın, doğal, bütünsel ve kişiye özel olması gerektiğini belirtiyor: Orta yaşlardan itibaren, yüz ve vücutta meydana gelen değişimleri doğal bir çizgide yönetmek için, kişinin kendi estetik anlayışına uyumlu bir hekimle birlikte planlı ilerlemek büyük bir avantaj sağlıyor. Bu yaklaşım günümüzde “medikal estetik koçluğu” olarak tanımlanıyor.
Kapsamlı bir değerlendirme sonrasında yüzün ve vücudun ihtiyaçları belirleniyor, tüm uygulamalar bir takvime oturtuluyor ve her adımda yüz bütünlüğünü koruyan bilinçli, konservatif bir yaklaşım izleniyor.
İçindekiler
30’lu yaşlardan sonra başlayan değişim
Bu dönemde cilt, doğal olarak daha az kolajen, elastin ve hyalüronik asit üretmeye
başlıyor. Sonuç olarak:
- Nem kaybı
- Esneklik azalması
- Mat görünüm
- İlk sarkmalar ve çizgiler görülmeye başlıyor.
Bu değişimi yavaşlatmak ve cildi yeniden canlandırmak için en etkili yöntemlerden biri biyolojik stimülasyon.
Yeni nesil biyolojik stimülasyonun etki mekanizması
Bu uygulamada kullanılan ürünler, cilt ile biyolojik olarak uyumlu yüksek molekül ağırlıklı hyalüronik asit ve kolajen sentezini harekete geçiren özel bir aminoasit kompleksi içeriyor. Bu güçlü kombinasyonun artıları:
- Anında lifting etkisi
- 4–6 hafta içinde yeni kolajen oluşumu
- Daha uzun süreli sıkılaşma
- Derinlemesine nemlenme
- Aydınlık ve dinlenmiş bir ifade
Bio-Remodeling nedir ve neden yüzü değiştirmez?
Biyolojik stimülasyonun en önemli etkilerinden biri, ciltte bio-remodeling denilen yeniden yapılanma sürecini başlatmasıdır.
Bu süreçte cilt:
- Yeni kolajen ve elastin üretmeye başlar
- Dokular sıkılaşır
- Cilt kalitesi artar
- Nem seviyesi yükselir
Ayrıca, bio-remodeling, cilde hacim eklemez veya yüzde yapısal bir değişiklik yaratmaz. Bu nedenle, yüz hatları korunur, mimikler doğal kalır, kişinin karakteristik ifadesi asla bozulmaz. Bu sayede daha canlı, daha sıkı ve daha sağlıklı bir cilt görünümü elde edilir.
Özetle, bio-remodeling “yüzü değiştiren” değil, yüzü kendi en iyi haline getiren bir yenilenme sürecidir. Bu da tekniği, doğal estetik anlayışının en güçlü araçlarından biri haline getirir.
Nokta atışı uygulama ile doğal sonuç
Uygulama, yüzün her yarısında belirlenmiş altı stratejik noktaya yapılır. Bu noktalar, yüzü yukarıda tutan özel kolajen bantlarının bulunduğu bölgeler olduğundan, alınan sonuç hem hızlı hem de doğal olur. Formülasyonun yüksek saflıkta olması sayesinde işlem dört mevsim, farklı cilt tiplerinde, hem kadın hem erkeklerde güvenle uygulanabilir. Biyostimülasyon yalnızca yüz için değil; boyun, eller, karın, kol altları ve bacak içleri gibi bölgelerde de sıkılaştırıcı etkisiyle tercih edilmektedir.
Sonuç: Doğal gençlik için en güçlü yaklaşım
Dr. Meral Alacadağ günümüz estetik anlayışının temelinde, yüzün doğal formunu korurken cilt kalitesini maksimum seviyede artırmak olduğunu ve biyolojik stimülasyonun tam da bu nedenle doğal, sağlıklı ve uzun süre etkili sonuç isteyenler için en ideal tekniklerden biri olarak kabul edildiğini belirtiyor ve “Doğallıktan vazgeçmeden, yaşınızın en iyisi olarak kalın” diyor.
* Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
