Herkes yapıyor, kulağa harika geliyor… Peki gerçekten o “fazlalıkları” yakıyor musunuz, yoksa bu sadece içimizi rahatlatan bir hayal mi?
İçindekiler
Sadece temiz hava almak değil
“Hot Girl Walk”ın sosyal medyada kültleşmesinin bir nedeni var. Herkes için erişilebilir, pahalı üyelikler gerektirmiyor, üstelik her yerde yapılabiliyor. Spor koçu Vincent Pirou’ya göre faydaları zihinsel bir moladan çok daha fazlası: Düzenli yürüyüş dolaşımı artırıyor, bağışıklığı güçlendiriyor, kalp-damar hastalıkları riskini düşürüyor ve diyabeti önlemeye yardımcı olabiliyor. Dahası, hareketsiz yaşam tarzına karşı atılacak en güçlü adımlardan biri.
Kilo verme gerçeği
Yalnızca yürüyerek kilo verip veremeyeceğiniz; yaşınıza, cinsiyetinize, mevcut kilonuza ve günlük hareket seviyenize bağlı. Günün büyük kısmını oturarak geçirip günde 8.000 adımla başlayan biri için bu değişiklik daha yüksek enerji harcamasına ve görünür sonuçlara yol açabilir.
Ancak zaten aktifseniz ve adım sayınız 12.000–15.000 bandındaysa, ekstra yürüyüş tartıda çok da fark yaratmayabilir. Vücudunuz bu seviyeye zaten alışmıştır. Pirou bu durumda yürüyüşü daha yoğun egzersizlerle desteklemeyi ve beslenme düzenine daha eleştirel bakmayı öneriyor.
Sırrın adı: NEAT
Fitness dünyasında giderek daha sık duyduğumuz bir kavram var: NEAT — yani “Non-Exercise Activity Thermogenesis”. Spor salonu dışında; markete yürümek, merdiven çıkmak, hatta masada kıpırdanmak gibi tüm günlük aktivitelerle yaktığınız enerjiyi kapsıyor. Pirou’nun altını çizdiği nokta şu: Çoğu zaman bir saatlik sporla yaktığımız kaloriyi abartıyor, gün içine yayılan küçük hareketlerin etkisini ise hafife alıyoruz. Yürüyüş, NEAT’i artırmanın en doğal ve sürdürülebilir yollarından biri.
Ne zaman vitesi artırmak gerekir?
Yürüyüşün zihinsel ve fiziksel faydaları tartışılmaz. Ancak kalori alımınız harcadığınızdan fazlaysa, tek başına zayıflık vadetmez. Kilo kaybının temelinde hâlâ kalori açığı var.
Yürüyüşünüzü iki ila dört antrenmanla desteklemek, temponuzu ya da parkurun eğimini artırmak, hatta sabah aç karnına yapılan tempolu bir yürüyüşü rutine eklemek dönüşümü hızlandırabilir. Yine de günün toplam hareketinin belirleyici olduğunu unutmamak gerek.
Sürdürülebilir bir rutin yaratmak
Yürüyüşün gücü, yapılabilir olmasında. Koşuya göre eklemlere çok daha az yük bindirdiği için her gün devam ettirmesi kolay bir ritim sunuyor. Bunu tek başına bir “yağ yakma yöntemi” olarak değil, sağlıklı bir günün temel adımı olarak düşünün. Vücudunuzu dinleyin; mesafeyi kademeli artırın.
Sonuçta aradığınız değişimi getirecek olan; günlük adımlar, akıllı beslenme ve ara sıra terleten bir antrenmanın birleşimi.
*Marie Claire Hollanda edisyonundan Türkçe’ye çevrilmiştir.
Fotoğraf: Unsplash
İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> Keto, aralıklı oruç, glutensiz beslenme… Sizin için en uygun beslenme çeşidi hangisi?